Fettah Tamince ile ilgili tüzel tartışmalar kurucusu olduğu ve idaresinde yer aldığı FETÖ ile iltisaklı olduğu gerekçesiyle, Gaye Vakfı ve ona bağlı Antalya Bilim Üniversitesi’nin 15 Temmuz’dan sonra KHK ile kapatılmasıyla başladı. O periyot üniversitenin mütevelli heyetinde bulunan pek çok bireye FETÖ üyeliğinden dava açıldı. Fakat darbeden 4 ay sonra 22 Kasım 2016’da çıkarılan kararname ile üniversite tekrar faaliyetlerine başladı. Memleketler arası Antalya Üniversitesi’nin ismi ‘Antalya Bilim Üniversitesi’ olarak değiştirildi. Üniversitenin mütevelli heyeti başkanlığına Fettah Tamince getirildi. Lider yardımcılığına Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın avukatı Ahmet Özel, üniversitenin mütevelli heyeti üyeliğine ise yeniden Cumhurbaşkanı’nın avukatlığını yapan Ahmet Kürşat Köhle getirildi. Tıpkı süreçte Erdoğan’ın avukat grubunda hakkındaki FETÖ davalarında Tamince’nin vekaletini üstlenmeleri dikkat çekiyor ve kamuoyunda tartışılıyordu.
Dün ise halktv.com.tr 2017 yılında Antalya Cumhuriyet Savcısı olan S.B’nin Fettah Tamince ve eski mütevelli heyeti üyelerinin de kuşkulu olduğu iki farklı soruşturmaya bakarken Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatı Ahmet Kürşat Köhle ile yaptığı rüşvet pazarlığını ve ayrıntılarını ortaya çıkardı. Haberde Köhle ile savcı ortasındaki rüşvet pazarlığının ise geçen hafta Cumhurbaşkanı Erdoğan’a iletildiği, Erdoğan’ın da vekalet verdiği tek avukat olan Ahmet Özel’i arayarak hususa ait bilgi aldığı ve avukat Köhle’nin yetkilerinin alınmasını istediğine dair ayrıntılar yer aldı. Bu habere ait sorularımızı yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatı Ahmet Özel ise rüşvet isteyenin savcı olduğunu öne sürerek mevzuyu bildiğini ve ellerindeki kanıtları Yargıçlar Savcılar Kurulu’na (HSK) vermediği için pişman olduğunu açıkladı.
‘Hepimizin istediği adaletin yerine gelmesi’
İddiaların odağındaki Fettah Tamince ise sessizliğini halktv.com.tr’ye bozdu. “Herkesin istediği şey adil yargılanmak” diyen Tamince, “Onun dışında dilediğimiz, istediğimiz hiçbir şey yok. Herkes herkesle ilgili argümanda bulunabilir, çamur atabilir evrak sunabilir. Lakin günün sonunda hepimizin güvendiği adaletin yerine gelmesidir. Yoksa dünya hepimize zindan olur” dedi.
‘Gerekeni yaparım’
FETÖ Borsası’ndan habersiz olduğunu öne süren Tamince, “Ne benim ne de kardeşimin haberi var. Ne avukatın ne de savcının bu türlü bir görüşmesinden haberim yok. Avukat hatalı mu hatasız mu bilmiyorum. Yaptı mı yapmadı mı onu da bilmiyorum. Lakin o denli bir şey varsa gerekeni yaparım. Benim ismimi milyonda bir de olsa kimsenin bu türlü bir şeye bulaştırmasını müsaade vermem” diye konuştu.
Rüşvet argümanlarını reddetti
‘FETÖ soruşturmalarından ve davalarından kurtulmak için rüşvet verdiniz mi?’ sorumuza ise Tamince, “Hayır, asla, katiyetle. Belgelerim Yargıtay’da değerlendirildi. Oradan da beraat ettim. Rüşvet verecek bir durumum yok. Kendimi her vakit her platformda Allah’a hamdolsun savunmayla ilgili bir sorunum yok. Bu hususlarla ilgili hata işlediğime inanmıyorum. Günün sonunda adaletin verdiği karara saygılı olacağız” tabirlerini kullandı.
Rüşvete mevzu olan Tamince belgesinin detayları
Tamince’nin “Kamu Kurum ve Kuruluşları Hukukî Kişiliklerin Araç Olarak Kullanılması Suretiyle Dolandırıcılık”, “Zimmet”, “Güveni Berbata Kullanma” ve “FETÖ Terör Örgütüne Üye Olmak” argümanlarıyla ilgili soruşturmayı kapsıyordu.
Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturmada 10 Mayıs 2018 tarihinde takipsizlik kararı verildi. Yapılan itiraz üzerine, Antalya 3. Sulh Ceza Hakimliği 14 Ağustos 2018’de kovuşturmaya yer olmadığına dair kararı kaldırdı. Fakat bu karara da itiraz edildi. Tıpkı hakimlik 5 Eylül 2018 ve 14 Ağustos 2018’de verdiği kendi kararını kaldırdı.
Konu Adalet Bakanlığı’na taşındı. Adalet Bakanlığı, bu iki mahkeme kararının da adap eksiklikleri bulunduğu gerekçesiyle kanun faydasına bozulmasını istedi. Talep üzerine belgeyi inceleyen Yargıtay 16. Ceza Dairesi, Adalet Bakanlığının kanun faydasına bozma talebini kabul etti. Tamince hakkında bu belgede verilen takipsizlik kararında yargı kulislerinde rüşveti reddettiğini söyleyen ve ilerleyen süreçte tayini çıkan savcı S.B.’nin imzası bulunmuyor.
5 yıllık sessizlik
2017’deki bu pazarlık tezinin akabinde Fettah Tamince hakkındaki birçok savdan yargıda kurtuldu. Bu kararlar Tamince’nin vekaletini alan cumhurbaşkanlığı avukatları üzerinden kamuoyunda tartışma konusu oldu. Cumhurbaşkanlığı etrafları ise tartışmayı duymazdan geldi. Tamince’nin ‘FETÖ borsası’ diye tabir edilen ‘rüşvet pazarlıkları’ sonucu aklandığı savları da böylelikle cevapsız kaldı. Bu sessizliği birinci olarak Cumhurbaşkanı’nın avukatlarından Mustafa Doğan İnal, 29 Temmuz günü halktv.com.tr’ye yaptığı açıklamada “Tamince konusunda stratejik yanılgı yapılmış olabiliriz” diyerek bozmuştu.
Avukat Köhle’nin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatlığından azledilmesi ise soruşturulmayan Tamince-FETÖ borsası tezleri ile ilgili Beştepe kaynaklı birinci süreç.